Page 16 - 60. SANAT YILINDA AMİR ATEŞ
P. 16
60. Sanat Yılında
Bestekâr HÂFIZ ÂMİR ATEŞ
Vehbi Hoca’yı bir de oğlu Âmir Hoca’dan din-
leyelim:
“Ben sanatla bir şeyler yapmaya çalışsam da
babamın sesinin yanında benim sesim güzel bile
değil. Babamın temiz, sâde bir sesi ve güzel bir tavrı
vardı. O civarın tek hocası ve sağlıkçısıydı. Askerliği
sırasında yüzbaşı rütbesiyle sıhhiyeci olması istenmiş
ama medreseye dönme hayaliyle bu rütbeyi kabul
etmemiş. Küçüklüğümde hâfız babama doktorlar
bile şifa bulmak için gelirdi. Rahmetli babamın
50’li yıllarda tedavi ettiği isimler hâlâ yaşıyor ve
biz onlarla hâlâ görüşüyoruz.”
Âmir Hoca’nın annesi Dürdâne Hanım’a bakacak
olursak, Dürdane Hanım’ın da hâfızlığını yapmış,
iyi aile eğitimi almış birisi olduğunu görürüz.
Dürdane Hanım, “Ateş Hoca” lakabıyla maruf
Ahmet Hoca’nın kızıdır. Aslen Çorumlu olan ve
Dodurga ilçesinde imam-hatiplik yapan Ahmet
Hoca, daha sonra Kandıra’nın Yâdeş Köyü’ne
yerleşir. Kısa zamanda namazı vaktinde kılmaya
gösterdiği özen, okuduğu güzel ezanlar, bilhassa
dinî ilimlerdeki bilgisi ve irfanı sayesinde Ateş
Hoca, civarda tanınan ve cemiyetlerde aranan
bir hoca haline gelmiştir. Ateş Hoca iyi bir hoca
olmasının yanı sıra iyi bir babadır ve evlâdının
eğitimi konusunda oldukça hassastır.
Annesi, Âmir Hoca’nın ifadesiyle kendisini
“hâfızlığın ulviyetinden, Hz. Peygamber
(sav)’in güzel ahlâkından örneklerle süslenmiş
nasihatlar” ile büyütmüştür. Hâfızlığın gelenek
haline geldiği böylesi mânevî bir aile ortamında
Âmir Ateş; babası, kuzeni ve ablasıyla birlikte.
büyüyen Âmir Ateş’in de gönlüne “hâfızlık”
sevdası düşmüştür bir kere. “Hâfızlıkta ilk
hocalarım annem ve babamdır” diyen Âmir
“Hâfızlıkta ilk hocalarım annem ve Ateş, ailede süregelen hâfızlık geleneğinin yeni
temsilcisi olmuştur.
babamdır.” diyen Âmir Ateş, ailede süregelen
hâfızlık geleneğinin yeni temsilcisi olmuştur.
• 12 •