Page 153 - ANADOLU SANAYİ DEVRİMİ
P. 153

Halil Divanî tarafından satın alınmış ve    dirheme iştira ettim. Tâki kıyamete kadar
                        mülkü olan 29 köyün, daha sonra evladı-     zükûr ve inâs evladım ve sair halâik benî
                        na sahih vakıf olarak intikal ettiği kaydı   dua ile ansınlar. Ol haysiyetteki mülük
                        vardır.                                     ve selâtîn ve ümeradan hiçbir kimse ne
                                                                    mâzide ne müstakbelde benî yirmi dokuz
                        Yağanpaşa köyü eşrafından Seyyid Şerif
                        Halil Divanî Zâviyesi Vakfı’na vakfedi-     karyeden men edemeyecektir dedi.
                        len  29  köye  ait  evâhir-i  Recep  440/  29   Ve mezkûr Melik Misail’den bey’ ve şirâ
                        Aralık 1048 - 8 Ocak 1049 tarihli Arap-     ve îcab ve kabulün sıhhati soruldukta
                        ça temliknâme-mülknâme (gayrimenkul         mezbûr Misail hüsn-i rıza ve ihtiyar ile
                        alım satım kaydı) hücceti tercümesidir. 17  ikrâr idip milk-i hassımdan olan on dört

                        (VGM arşivindeki tercümede atlanmış         karyeyi Seyyid Şerif Halil Divanî’ye kırk-
                        olan ilk satırların tercümesi):             bin dirheme sattım o da aldı ve mezbûr
                                                                    meblağı kendisinden bilâ-noksan nakden
                        “Bu temliknâme kaydını (sureti/kitabı)      aldım ve mezbûr karyeleri ana teslim et-
                        Mu‘tasım-billâh zamanında  Tebriz’de        tim dedi.
                        evkâf kâtibi olan Seyyid Şerif Sadreddin
                        Müfredî yazmıştır”.                         Ve bundan sonra mezkûr Melik Berail’den
                                                                    bey’ ve şira ve îcab ve kabulün sıhhati so-
                        “Bu sağlam hüccet, İmam Hasan evladın-      ruldukta, bu dahî hüsn-i rıza ve ihtiyarı
                        dan Tebriz’de başkadı olan Seyyid Şerif     ile ikrârda bulunarak milk-i hassından
                        Mehmed Ekber Fâni b. Seyyid Şerif Meh-      olan karyelerden on beş karyeyi Seyyid
                        med Selâhaddin tarafından verilmiştir”.     Şerif Halil Divanî’ye altmışbin dirheme

                        (Mühür): “Seyyid Mehmed Fâni b. Sey-        sattım o da aldı ve parasını nakden bilâ-
                        yid Mehmed. Başkadı. Ali. Hüseyin”          noksan alıp mezbûr karyeleri ona teslim
                                                                    ettim dedi.
                        “Bu kitâb ve hitabın alâ sebilü’l-bürhân
                        tahrîr ve tastîrine sebeb oldur ki: Abnik   (Hâkim söylüyor) Bâyi ve müşteriden
                        livasından Plurbihak/Yağanpaşa karyesi      zikrolunan ifadeler sâdır olunca bey’ ve
                        eşrâfından ve İmam Muhammed Bâkırî          şirânın sıhhatine hüküm ve hüccet-i ka-
                        evladından fahrü’l-meşâyihîn ve kutbû’l-    viyyesini tahrîr ve imza ve temhir ve müş-
                        ârifîn veliyyi’r-rahmânî Seyyid Şerif Halil   terinin yedine teslim ettim.
                        Divanî mahfel-i şer-i şerîfe gelip Melik    Kim ki bununla amel etmez ve mezbûr
                        Misail ve Melik Berail huzûrlarında (zir-   yirmi dokuz karyeyi divanîye cihetine
                        deki ifadede bulundu) şöyle ki:             bezl eder, yani verir ise Cenab-ı Hakka
                        Melik Misail’den milk-i hassından olan      şirk ve Hazreti Muhammed’e şetm ve
                        ondört karyeyi altmışbin [kırkbin olmalı]   Ebûbekir ve Ömer ve Osman ve Ali’ye
                                                                    lânet etmiş olur.
                        17  VGM, Defter nr.606, s. 76-77, Sıra nr.103. Mü-
                            tercim: VGM Arşivi uzmanı Ali Sami Yücesoy.   Mezbûr karyeler Pülurbahak-Yağanpaşa
                            (Bu tercümede atlanan giriş kısmındaki cümleler   ve Akcaşar Işığı ve Garsi Haceri, Heftikâr
                            İbrahim Hakkı Konyalı’nın Erzurum Tarihi adlı   ve Ketancı, Tavus ve Nakus Ekrek ve
                            eserinde yer alan tercümesinden alınmıştır).



      152   -   ANADOLU SANAYİ DEVRİMİ
   148   149   150   151   152   153   154   155   156   157   158