Page 220 - Sanatın ve Sanatkarın İzinde
P. 220

“Ağaç, ahşap ve türevlerinin kesici aletler marifetiyle oyularak şekillendirilmesi” şek-
                                   linde tarif edilebilecek olan ahşap oymacılığı, marifetli ustaların ellerinde zamanla
                                   sanata dönüşmüştür.

                                   Ahşap sanatının Türk kültüründe kendine yer edinmesi çok uzun bir döneme yayıl-
                                   mıştır.  Türk  ahşap  sanatının  tarihsel  başlangıcının  Hun  İmparatorluğu’na  kadar
                                   uzandığını ifade edebiliriz. Kaşgarlı Mahmud’un Dîvanı Lugâti’t-Türk eserinde ah-
                                   şap kapılarla ilgili terimlerden bahsetmesi Karahanlılar döneminde ahşap sanatına
                                   verilen önemi göstermektedir.

                                   Anadolu  Selçuklu  ve  Beylikler  döneminde  görülen  süsleme  teknikleri, Türk  ahşap
                                   sanatının bir özeti mahiyetindedir. Gündelik hayattaki ihtiyaca binaen ortaya çıkan
                                   ahşap objeler, bir süre sonra daha estetik hâle getirilmek üzere süslenerek ahşap oy-
                                   macılık sanatının ortaya çıkışına ön ayak olmuştur.

                                   12. ve 13. yüzyıllarda Anadolu Selçuklu’da ortaya çıkan teknik ve desenler, 15. yüzyılda
                                   erken Osmanlı devri ağaç oymalarının ana hatlarını oluşturur. Bunlara zaman içe-
                                   risinde eklenen yeni ve ileri tekniklerle Osmanlı’da ahşap oymacılık sanatı zirveye
                                   ulaşmıştır.

                                   İslâm’ın ilk dönemlerinde ortaya çıkan ahşap oyma eserlerinde Helenistik ve Sasa-
                                   ni dönemlerinin etkileri gözlemlenirken, Selçuklu ve Osmanlı döneminde kendisi-
                                   ne özgü desen ve eserlerin ortaya çıkmasıyla beraber İslâm ahşap oymacılığı sanatı,
                                   adından söz ettirir bir hüviyet kazanmıştır.

                                   Ahşap  oyma  sanatının  kullanıldığı  başlıca  alanlar;  cami  ve  türbelerin  mihrab  ve
                                   minberleri, cami ve medreselerde kullanılan rahleler, kapı, pencere, dolap kapakla-
                                   rı, iskemleler, mücevher kutuları, ahşap beşikler, sofra altlıkları, oyma bezemeleri,
                                   çeşmeler ve sandıklar olmuştur. Evlerde kullanılan çekmece, sandık gibi eşyaların
                                   süslemelerini yapanlar, çeşitli mimarî eserlerin iç kısımlarına yazı yazan hattatların
                                   yazılarını tahta üzerine tatbik edenler de bu sanatın üstatlarıdır.

                                   Bunun yanı sıra ahşap oymacılıkta kullanılan her bir teknik, bambaşka güzellikte
                                   eserlerin ortaya çıkmasını sağlamıştır. Öyle ki, bıçağın yüzeyden zemine doğru dik
                                   tutularak çalışıldığı “düz satıhlı derin oyma”, bıçağın serbest el hareketleriyle uygu-
                                   landığı ve yüzeyin yuvarlak olmasına özen gösterilen “yuvarlak satıhlı derin oyma”,
                                   yüzeyin daha derin oyulması suretiyle zeminin belli parçalarının çıkartılmasıyla ya-
                                   pılan dantel görünümlü “şebekeli derin oyma” ile bezenmiş eserler ustaların el maha-
                                   retini belgelemektedir.

                                   Ankara Arslanhane Camii, Sivrihisar Ulu Camii, Afyon Ulu Camii, Beyşehir Eşrefoğlu
                                   Camii, Kastamonu Kasaba Köyü Mahmut Bey Camii ahşap camilerin en güzel örnek-
                                   leri arasında sayılmaktadır. Tophane Üçüncü Ahmet Çeşmesi ve Azapkapı Çeşmesi ise
                                   oymacılık sanatındaki ince işçiliğin en estetik örneklerindendir.

                                   Ahşap oyma ustalarımız oyma bıçaklarıyla ıhlamur ve kestane gibi yumuşak doku-
                                   lu ağaçların yanı sıra ceviz, gül ağacı ve kayın gibi tabiatı sert olan ağaçlara da bu
                                   toprakların desenlerini özenle nakşederek nesiller arasında köprü kurmaya devam
                                   etmektedir.
   215   216   217   218   219   220   221   222   223   224   225