Page 11 - ANADOLU SANAYİ DEVRİMİ
P. 11
ÖNSÖZ
35 yılı aşkın sürdürdüğüm iktisadî sosyal tarih satçıları tarafından yöneltilen eleştiriler ve tartış-
araştırmalarımda yöneldiğim özel alanlar esnaf- malar artık yeni bir iktisat bilimi bakış açısının
sanayi, şehircilik ve İslam Medeniyeti üzerinedir. gerekli olduğu kanaatini pekiştirmiştir.
Bu geniş sahadaki araştırmalarımda ortaya çıkan Çalışmalarımda, öncelikle esnaf-sanayi tarihine
Ahi Evran’ın “Kümelenerek Üretim Modeli”ni yönelik araştırmalar yaparken konuyla ilişkili
geliştirip uygulamaya koymasıyla XIII. yüzyılın olduğundan Ahi Evran ve Ahilik araştırmaları-
ilk yarısında başlayan Selçuklu “Anadolu Sana-
yi Devrimi”, bu devrimi hazırlayan 6. yüzyılda na da yönelmiş, böylece iki boyutlu bir araştırma
Orta Asya Maveraünnehir’de başlayıp Selçuklu yürütmekteydim. Selçuklunun devamı olarak Os-
döneminde tamamlanan “Karma Tarım Devri- manlı esnafının ferdi değil birlik kurarak, üretim
mi” ve eşzamanlı “İpekyolu Ticaret devrimi” ve birliği halinde belirli coğrafi alanda kümelenerek
ilişkili üç devrimin gelişiminde artan geliri topla- üretim yaptığını keşfettiğimde araştırmalarımı
yıcı ve dağıtıcı (ticari-sınai çarşıların, imaretlerin, esnaf-sanayi birliklerinin oluşumu ve gelişimi
din, kültür, eğitim, sağlık kurumlarının inşası ve üzerine yönelttim. Birlik dışında ferdi olarak es-
idamesi gibi büyük altyapı yatırımları ve sosyal naf üretimi yapılamamaktaydı. Bu ilk bakışta ba-
yardımlar yaparak dağıtan) ortak ana kurum sit gibi görünen farklılık aslında üretimde büyük
olan “Vakıf İşletmeler” bu kitabın konusunu bir devrim başlatan ana unsurdu.
oluşturmaktadır. Yani ferdi esnaf üretim ölçeği, esnaf-sanayi birli-
Daha önce literatürde yer almayan bu tırnak ği kurularak daha büyük bir ölçeğe yükseltilmiş
içindeki beş kavramı araştırmalarımda geliştir- bu üretim birliğini sağlamak üzere üretici birlik-
miş ve ayrı çalışmalar halinde yayımlamıştım. ler şehirlerin belirli coğrafi alanlarında vakıflar
Ancak ilk kez bu kitapta bu kavramlar birbi- tarafından inşa edilen ticari-sınai merkezlerde
riyle ilişkili olarak tarihi gelişimleriyle birlikte alt sektörler halinde kümelenip üretim yaparak
yayımlanmaktadır. sanayi üretiminde bir devrim başlatılmıştı. Ça-
lışmalarımın ilk yıllarında iktisat biliminde alt
İlgililer, uzmanlar hemen fark edeceklerdir ki ki-
tapta tez halinde sunulan bu kavramların, özel- sektörlerde kümelenerek kurulan esnaf-sanayi
likle ticaret devrimi ve sanayi devriminin ilk kez birliği üretim ölçeği henüz bilinmediğinden bu
Avrupa’da başladığı tezlerine karşı alternatif bir gelişimin üretimde bir devrim olduğu da henüz
tez (antitez) oluşturduğudur. İpekyolu ticaret keşfedilememişti. Bugün de halen “Geleneksel
devrimini ve Anadolu sanayi devrimini tetikleyen İktisat Bilimi”ni oluşturan klasik ve neoklasik İk-
“karma tarım devrimi” kavramı ise literatürde tisat biliminde bilinen üretim ölçekleri; esnaf üre-
daha önce olmayan ve ilk kez kavramlaştırılan tim ölçeği, atölye üretim ölçeği ve fabrika üretim
bir tezdir. ölçeği olarak üç farklı ölçektir.
Bu alternatif tezlere, yeni kavramlara, çalışma- Tam da bu eksik bilgi ve kabulleri nedeniyle ge-
lara paralel ve eşzamanlı olarak 1990’lardan iti- leneksel iktisat bilimi sorgulanmakta ve artık
baren Uzakdoğu’da başlayan üretim artışlarını kümelenme teorileri ve uygulamalarının ortaya
ve kalkınmayı açıklamakta yetersiz kalan iktisat koyduğu “yeni iktisat bilimi” bakış açısıyla (yeni
bilimine, iktisat teorilerine-tezlerine dünya ikti- iktisat paradigmasıyla) iktisat biliminde, teori ve