Page 49 - 60. SANAT YILINDA AMİR ATEŞ
P. 49

60. Sanat Yılında
                                                                                             Bestekâr HÂFIZ ÂMİR ATEŞ


            Erenköy’den Kadıköy’e Âmir Hoca’nın
            evine ziyarete gelmiştir. Âmir Hoca bu
            durumu “Büyük bir nasib. Daha çocuk-
            tum onunla tanıştığım günlerde, askere
            bile gitmemiştim. Ama nasiptir ki kim-
            seye gitmeyen, kolay kolay misafir kabul
            etmeyen hocam evime kadar ziyaretime,
            benimle tanışmaya gelmişti” şeklinde
            mutlulukla ifade etmiştir.

            Bu tanışma hikâyesini Âmir Ateş Hoca
            şu şekilde anlatmaktadır:

            “O dönemde İstanbullular  tarafından
            tanınan  mevlidhânlar  arasında  şöhret
            kazanmıştım. Bu tanınmış mevlidhân-
            lardan ikisi, hem esnaflık yapan hem de
            Yesâri Âsım Arsoy’un mûsikî talebesi olan
            Marangoz Mustafa Özer ve Kunduracı Reşat Beşer idi. Kunduracı Reşat Beşer’in                  Yesâri Âsım Arsoy.
            dükkânı Erenköy’de, Yesâri Âsım Arsoy’un evine yakın bir yerdeydi.  Yesâri Âsım
            Arsoy akşama doğru evine dönerken özellikle bu dükkâna uğrar, bir çay içer ve
            evine geçermiş. Birçok insan Yesâri Âsım Arsoy ile tanışabilmek için dükkâna uğra-
            yıp hocanın geliş zamanını kollarmış. Bir gün hoca ile dükkândaki sohbetlerinden
            birinde Kunduracı Reşat Beşer ve Marangoz Mustafa Özer ona: ‘Hocam, bir de-
            likanlı var, ismi Âmir. Mûsikîye çok meraklı, çok güzel bir sesi ve beste denemeleri
            var. Biz çok beğeniyoruz, keşke bir dinleyebilseniz’ sözleriyle beni anlatırlar. Yesâri
            Âsım Arsoy da beni çok merak eder. Bu arkadaşlarım zaten bir şeyi özendirecekleri
            zaman en ince ayrıntısına kadar anlatırlardı. Yine bir gün arkadaşlarımın, Yesâri
            Asım Arsoy’a: ‘Âmir şurda bunu yaptı, burda şunu yaptı’ gibi övgü sözlerinden
            sonra Hoca: ‘Bir tanıyalım bakalım şu delikanlıyı, nasıl bir okuyucu imiş’ diyerek
            benimle tanışmaya karar verir. Yesâri Âsım Arsoy’un tanışma isteğini duyar duy-
            maz Zekiye anneme onun beni ziyarete geleceğini haber edince hemen hazırlıklar
            başladı. Çünkü kendisi de bir Yesâri Âsım Arsoy hayranıydı ve tam bir İstanbul
            hanımefendisiydi. Belirlenen bir günde Zekiye Hanım’ın evinde buluştuk. Akşama
            doğru Yesâri Âsım Arsoy, Marangoz Mustafa Özer, Kunduracı Reşat Beşer ve di-
            ğer bazı arkadaşları eve toplandılar. Ne talihsizliktir ki o gün çok hastaydım, grip-
            ten gözlerimi bile açamıyordum. Öyle bir güne denk geldi ama geri çeviremedim,
            çünkü kabul etmeseydim bir daha asla gelmezdi. Bu olay tarihi bir şeydi. Yesâri
            Âsım Arsoy’un bir genç okuyucuyu ziyarete gelmesi mümkün değil! Çünkü kendisi,
            talebesi olan Turgut Özal’ı (ö. 1993) bile yeri gelince azarlayabilen bir adam ve bu
            insan bendeniz fakirin evini ziyarete geldi. Hastalıktan dolayı neredeyse hiç sesim








                                                             • 45 •
   44   45   46   47   48   49   50   51   52   53   54