Page 23 - Evliya Çelebi Hac Yolu
P. 23

“Babam mübarek ellerini vücudumun her yerine, bütün uzuvlarıma sürüp tüm
                                bedenime üfürdüler. Ve yine babam kulağımı sıkı çekip ebced okuyan mektep
                                çocuğu gibi enseme bir pehlivan tokadı vurdu ki kafatasım Nahcivan demiri gibi
                                çın çın ses verdi. Ve buyurdular ki,

                                ‘İki yerden bir gayret kuşağını kuşanıp mahrem-i râz ol. Her ne tarafa gidersen,
                                hemen sağ ol’ buyurdular. Ve üstadımız Evliyâ Efendi,
                                ‘Yürü, âlemi beden sıhhati ile gezip dolaşıp yardımcın Malikü’l-mülk olsun’ buyur-
                                duklarında hemen uykudan uyandım. Sanki bu hakir bir başka vücut sahibi olmu-

                                şum. Tüm vücuduma başka bir kuvvet gelmiş ve gönül gözü aydınlanıp can evi
                                güm güm öter. Sabah olunca hemen sefer hazırlıklarına başladım.”


                                Sabahleyin dostu Sâilî Çelebi’nin yanına gider. Kendi ifadesi ile:
                                “Sâilî Çelebi ile öpüşüp görüşüp hoş beşten sonra o vefalı, evsiz diyarsız dost,
                                ‘Ey benim kardeşim. Niçin böyle üzüntülü ve kararsızsın. Gel senin ile gezginlik
                                edelim, Arabistan ve Hindistan diyarına gidelim. Şimden geri Hak yoluna yöne-
                                lip ikram denizi nazar sahibi ve bir şifa eli bulup ahiret tüccarı olup âlem seyyahı

                                olalım’ deyince içimde yer edip ‘İşte budur bana yâr ve yoldaş olacak’ diye ‘Önce
                                yoldaş, sonra yol’ deyip candan gönülden sevindim. Ve ikimiz arasında haramlar-
                                dan ve keyif verici şeylerden hiçbir şey kullanmamak üzere yemin ettik.”


                                Ertesi günü yol hazırlıklarına başlayıp 3 can dostu, 8 kölesi ve 15 baş küheylan
                                atıyla birlikte yola koyulur.


                                İşte bu sefer, Evliyâ Çelebi’nin o mübarek yerleri ziyaret edip hac ibadetini ye-
                                rine getirmek için yola çıktığı son seferdir. İstanbul’dan bu ayrılış son ayrılıştır.



                                Evliyâ  Çelebi,  İstanbul’dan  ayrıldıktan  sonra  Bursa  üzerinden  baba  yurdu  olan
                                Kütahya’ya geçer. Bu yolculukta daha önce gidip görmediği yerleri dolaşıp Ana-
                                dolu seyahatini tamamlar. Kütahya’dan sonra Uşak, Manisa, İzmir, Aydın Güzelhi-
                                sarı, Muğla, Antalya, Karaman, Tarsus, Adana üzerinden devam eder. Halep, Şam,

                                Kudüs, Akabe, Medine ve Mekke’yi ziyaret eder ve hac ibadetini de ifa eder.

                                Evliyâ Çelebi, hac farizasını yerine getirdikten sonra görmeyi çok istediği ve
                                “Ümm-i Dünya - Dünya’nın Anası” diye tanımladığı Mısır’a geçer. Hac sırasında

                                Özbek Bey ile tanışmış ve onunla dost olmuştur. Özbek Bey aynı zamanda Mısır
                                Hac Emiridir.


                                Evliyâ Çelebi 1672 yılında geldiği Mısır’da vefatına kadar kalır. Tahminen 1685 yı-
                                lından sonra vefat eder.





                                                                                              Evliya Çelebi Hac Yolu | 21
   18   19   20   21   22   23   24   25   26   27   28