Page 240 - Sanatın ve Sanatkarın İzinde
P. 240

Sedefçilik sanatının hammaddesi olan sedefe, daha çok sıcak denizlerde rastlanmak-
                                   tadır. Bu nedenle bu sanatın ilk olarak Doğu’da başladığı tahmin edilmektedir. Sü-
                                   mer mezarlarında ilk sedef sanatının örneklerine rastlanması da bu iddiayı güçlen-
                                   dirmektedir. Çin, Hindistan gibi ülkelerden Türklerin Anadolu’ya geçişiyle birlikte
                                   bu topraklara taşınan sedefçilik sanatına dair, kırılgan bir yapıda olması ve ahşap
                                   üzerine kakılması dolayısıyla çok fazla eser kalmamasına rağmen çeşitli seyyahların
                                   ve Bizans elçilerinin anılarında sedef kullanımına dair notlara rastlamaktayız.
                                   Anadolu Selçuklularında sedefçilik sanatına rastlamakla birlikte, bu sanatın Osman-
                                   lılarda 17. ve 18. yüzyıllarda zirveye ulaştığını söylemek mümkündür.

                                   Sedef kakma sanatını; açık renkli sedefin, karşıtlık oluşturacak şekilde seçilen ceviz,
                                   meşe, abanoz, pelesenk gibi ahşap malzemelere, kaplumbağa kabuğu, boynuz vb.
                                   koyu renkli malzemelere kakılarak, ahşap yüzeyin motiflerle bezenmesi şeklinde ta-
                                   rif edebiliriz.
                                   Sedef kakma sanatını icra eden usta “sedefkâr” olarak anılır. İyi bir sedefkâr aynı za-
                                   manda hat, tezhip ve naht gibi geleneksel sanatlarla birlikte matematik ve geometri
                                   bilgilerini haiz ince marangoz (neccar) olmalıdır.
                                   Sedef kakma sanatında çoğunlukla beyaz okyanus sedefi, tatlı su sedefi, yeşil-mavi
                                   tonlu arusek sedef, boynuz, kaplumbağa kabuğu (bağa), fildişi, kemik, pirinç gibi
                                   metal malzemeler, abanoz, ceviz, maun ve pelesenk gibi koyu renkli ve genellikle
                                   mukavemeti güçlü ağaçlar tercih edilir. Özellikle saray ve çevresi için yapılmış bulu-
                                   nan sedef kakma eserlerinde saydığımız malzemeler; altın, gümüş, zümrüt, yakut,
                                   mercan, lal taşı ve kehribar ile meczedilerek ince marangozluğa kuyumculuk sanatı
                                   da dâhil edilmiştir.
                                   Günümüz sedef kakma ustaları eserlerine İstanbul işi ve Antep işi tarzlarını yansıtır-
                                   ken kullandıkları başlıca malzemeler; kıl testeresi, kuyumculuk malzemeleri, ıskar-
                                   pela başta olmak üzere genel marangoz âletleri ile zımpara ve zımpara makinalarıdır.
                                   Sedef kakma eserlerinde sıklıkla Selçuklu ve Osmanlı motifleri, geometrik desenler
                                   ve hat sanatı uygulamaları göze çarpmaktadır.


                                   Sedef kakma sanatı günümüzde mücevher kutuları, sehpalar ve rahlelerle birlikte ge-
                                   nellikle Osmanlı medeniyetinden miras kalan mimarî eserlerin restorasyon işlerinde
                                   ve yeni inşa edilen camilerin dekorasyonunda kullanılmaktadır.
   235   236   237   238   239   240   241   242   243   244   245