Page 27 - Sanatın ve Sanatkarın İzinde

SANATIN VE SANATKÂRIN İZİNDE

Fatma Rikkat Kunt’un
mezuniyet projesi olarak
hazırladığı çini masa.

sanat dallarının ayrı ayrı bölüm ve müfredatları var. Ho- güzelliğin insan ruhuna nüfuz etmesi, bu güzelliği yansıtması
canız, Osmanlı ilim, sanat ve fen adamları gibi hezarfen; ve başkaları ile paylaşılması gerektiği duygusudur. Zira, Rikkat
çok yönlü bir sanatkâr. Hocanızın çok yönlü kişiliğine dair Kunt’un kendisi bu özelliklere sahip bir insandı ve ruhunda bi-
paylaşımlarda bulunabilir misiniz? riktirdiği güzelliği cömertçe paylaşmaktan imtina etmezdi. Da-
1918 yıllarında ressam Ali Sami Boyar’dan resim dersleri alması hası bu özelliğini çalışmalarına da yansıtırdı.
Rikkat Kunt’un sanat hayatında bir temel oluşturmuştur. Kendi 25
deyişiyle bu sayede tezhip çalışmalarında bir zorluk çekmemiş- Rahle şeriki olduğunuz talebeleri kimlerdir?
tir. Resim kökenli olması zaten minyatür çalışmalarında başarılı Rikkat Kunt Hoca’nın yetiştirdiği ve ondan feyz alan birçok ta-
olmasının en büyük nedenidir. Akademi’den mezun olurken ha- lebesi bulunmaktadır. Kamuran Soyuak, Tahsin Aykutalp, Sü-
zırladığı diploma projesi altıgen bir çini masadır. Akademi’de çini leyman Fevzi Erce, F. Çiçek Derman, İnci A. Birol, Meral Ilgaz,
hocası olarak görev yapan Feyzullah Dayıgil ile İstanbul çinileri Ümran Yazansoy ve tekne kazıntısı lakabını verdiği Faruk Taş-
üzerine yaptıkları araştırma da çini konusunda yaptığı başarılı kale’dir.
çalışmalara kaynak olmuştur. Bu sanat dallarına ilâveten yaban-
cı dil öğrenmeye karşı istidadı da büyüktür. Akademi yıllarında Nasıl bir hocaydı? Sizinle, talebeleriyle iletişimi nasıldı?
da İngilizceyi ileri derecede öğrenmiştir. Piyano resitali verecek Rikkat Kunt gerek görüntüsüyle, gerek ses tonuyla, gerek-
kadar piyano bilgisine sahiptir. Adeta hiç boş vakti bulunmayan se paylaşımlarıyla ve bilgisini aktarımıyla son derece nazik ve
sanatkâr, boş vakit elde ettiğinde goblen işi yapmaktan büyük cömert bir hanımefendiydi. Sabırlıydı… Talebelerinin, gözleri
keyif aldığını söylerdi. kapalı motif çizebilecek kadar motif ve kompozisyon bilgisine
sahip olmaları gerektiğini ifade ederdi. Tezhip sanatı ile ilgili
Cennetmekân sizce tezhipte, resimde, minyatürde ne/neler paylaşımları dışında, çayımızı içip kurabiyelerimizi yerken farklı
arıyordu? konularda sohbet etmeyi çok severdi. Ayrılış vakti geldiğinde
Rikkat Kunt, uğraştığı sanat dallarında kendine has bir tarz or- talebe ve ziyaretçilerini kapıya kadar uğurlayan bir nezaketi var-
taya koymuştur. Bu tarz, klasik üsluplar doğrultusunda, yazının dı. Hele intizamla katlayıp koyduğu desen ciltbentlerini itinâ ile
giysisi olarak ifade ettiği tezhibin yazının önüne geçmeyecek; açıp desenlerinden bizlere hediye ettiği vakit en keyif aldığımız
yazı ile yarışmayacak düzeyde olması şeklinde bir anlayış ile anlardandı.
sade, ince, gözü yormayacak bir tarzdı.
Tezhip, sabır isteyen bir uğraştır. Tezhip yaparken asla sıkılacak Rikkat Kunt Hanımefendi’nin insanî, vasıfları hakkında
bir duygu içerisinde olmadığını; böyle hissettiğinde çalışmayı neler söylemek istersiniz?
bırakıp başka işlerle uğraştığını ve gözlerini dinlendirmek için Rikkat Kunt, ismiyle müsemma, zarif, ince, güzel Türkçesiyle
uzun uzun yeşil ağaçlara ve uzaklara baktığını ifade ederdi. sohbet ettiği kişileri etkileyen, aynı zamanda iyi bir dinleyici ki-
şiliğe sahip, cömert, güzel gönüllü ve inançlı bir insandı.
Şu anda yöneticilik ve hocalık görevlerinde bulunduğunuz
üniversitede; o zamanki ismiyle İstanbul Güzel Sanatlar En mümeyyiz hususiyeti neydi?
Akademisi’nde uzun yıllar talebe yetiştirdi. Akademi’de Rikkat Kunt Hoca’nın en mümeyyiz hususiyeti son derece nazik
yaptığı hizmetlerin bugünkü geleneksel sanatlar ortamına ve cömert olmasıydı. 1978’di sanırım; Hattat Hüseyin Gündüz
sağladığı katma değerler nelerdir? ile birlikte bir zer-endûd tuğra ve Şefik Efendi’nin celî sülüs bir
Rikkat Kunt’un biz talebelerine ve tezhip camiasına verdiği en levhasına ne yapılabilir diye Rikkat Hocam’ı Beylerbeyi’ndeki
mühim özellik; geleneksel sanatların temelinde yatan güzelin, evinde ziyaret ettik. Henüz aktif olarak tezhiple iştigal etmeye