Page 68 - ANADOLU SANAYİ DEVRİMİ
P. 68
niyet olarak nitelendirip anlatmasından yola sevk edilmiş ve bir idare tarzına
sonra tarım, ticaret ve sanayi devriminin kavuşmuş olur. Böylece umran ilminin
sonuçlarını gören ve bunu eserlerinde en konusu, ekseriya kendisine benzeyen
iyi değerlendiren İbn Haldûn olmuştur. bu iki disiplinin konularına muhalif ve
onlardan farklı bir durumda bulunmuş
Ahî Evran ise sanayi devrimini başlatmış, olur. Umran, yeni çıkarılmış ve kurulmuş
sonuçlarını göremeden vefat etmiş, ancak (orjinal) bir ilim gibidir. Yemin ederim ki,
kurduğu Ahî Evran Vakfı’nda yetiştirilen insanlardan herhangi birinin bu sahada
şeyhler, kümelenmeye dayalı sanayileşme söz söylediğine vakıf olmuş değilim. 67
modelini Selçuklu’dan sonra Osmanlı’ya İbn Haldûn’un “umran ilmi” ismini verip
da yayarak Anadolu sanayi devrimini ta- geliştirdiği ilimler ile daha sonra gelişen
mamlamayı başarmışlardı. araştırma disiplinlerini mukayeseli ola-
İbn Haldûn, kendisi tarafından ilk kez rak ele alan inceleyen birçok araştırma
icat edildiğini belirttiği “umran ilmi” ve yayın yapılmıştır. Bu araşırmaların
kavramının diğer benzer ilimlerden fark- ortak sonucu olarak araştırmacılar, İbn
lılığını eserinde ayrıntılı olarak anlatır. Haldûn’u tarih, sosyoloji ve iktisat bilim-
Bu ilim mantık ilimlerinden olan hitabet lerinin kurucusu olarak tespit etmişlerdir.
(diyalog) ilmi değildir. Bu ilim, hikmet Bu noktada, bize göre İbn Haldûn’un
(felsefe) ve ahlâk kaidelerine göre ev ve kurucusu olduğu kabul edilen bu ilimleri
şehir idaresi, şehir yönetimi ilmi de değil- geliştirme sebebi, daha önce tamamlanan
dir. Bu iki ilimin (hitabet ilmi ve şehir yö- tarım ve ticaret devrimlerine ilave olarak
netimi ilmi) konusu ile “umran ilmi’nin Anadolu sanayi devriminin yaşanmasıy-
ilgisi yoktur. Ancak bazı yönlerden ben- la gerçekleşen iktisadi sosyal değişimin
zer. İbn Haldûn “umran ilmi” kavramını sonuçlarını anlama ve araştırma zorun-
eserinde şöyle anlatmıştır: luluğudur. İbn Haldûn, bu büyük yapı
Malum olsun ki, bu maksat hakkında değişimiyle İslâm dünyasında büyük bir
(ve umran üzerinde) konuşmak yeni bir gelişme yaşandığını görerek, şehirleşme/
sanat, garip ve cazip bir temayüldür, imar faaliyetlerinin önde olduğu bu ge-
faydası bol ve değerlidir. Buna vakıf lişime imar etmek/mamur hale getirmek
olmayı, araştırma temin etti, derinlere
dalmak bu neticeye ulaştırdı. Bu, hatâbe anlamına gelen “umran” demiş ve bu ge-
(ve nasihat) çeşidinden bir ilim değildir. lişmeyi izah etmek üzere “umran ilmi”ni
Çünkü hatâbe, yani hitabet (rhetoric), kurmuştur.
halkın, belli bir görüşe yöneltilmeleri Umran ilmi öncelikle devletlerin hangi
veya ondan uzaklaştırılmaları konusunda
faydalı olan ikna edici sözlerden ibarettir. gelişme aşamasında olduğunu anlama il-
Bu ilim, “siyaset-i medeniyye” ilmi midir. Bir anlamda, bugün devletleri eko-
(politics) de değildir. Çünkü medeni nomik yapıları itibarıyla az gelişmiş, geliş-
siyaset, ahlâk ve hikmetin gereğine göre mekte olan ve gelişmiş ekonomiler olarak
ya tedbir-i menzil veya tedbir-i medinedir, tanımladığımız iktisadi-sosyal kriterlerin
yani ya aile idaresi veya devlet idaresidir.
Bu suretle, halk, nevini ve bekâsını
korumasını temin edebilecek olan bir 67 Bk. Mukaddime, 2009, I, 204.
TEDARİKÇİ VAKIF İŞLETMELERİNİN ORTAYA ÇIKIŞI - 67